Salı, Mart 05, 2013

VARGEL-VARGİT ÇİÇEĞİ



“Vargit çiçeği, ‘Güz Çiğdemi’ olarak bilinir. 


Bu çiçeğin Latince adı Colchicum Speciosum’dur. 
Ortalama bin metre ve üzeri yüksekliklerde, bölge halkı tarafından mesire olarak tabir edilen köylerden birkaç yüz metre yükseklikte, yaylalardan ise, bir kaç yüz metre alçaklarda bulunan geçici yerleşim yerlerinde oldukça yoğun olarak görülmektedir.

Vargit çiçeğinin anlamı,
 ‘Evinize-köyünüze gitme zamanı geldi, hadi acele edin ve köyünüze dönün’ demektedir.

Vargit çiçeğinin bu olumsuz tavrına karşın ‘evinizden, köyünüzden yaylalara çıkma zamanınız geldi artık, karlar eridi ve ilkbahar kendini iyiden iyiye hissettirdi’ diyen Vargel Çiçeği, doğanın insanla kurduğu iletişim örneğinin sadece biridir.

 Zehirli bir çiçek türüdür, Vargel çiçeğinin yapraklarının rengi beyaz, Vargit çiçeğinin yapraklarının rengi de mor ve mora yakın tonlardadır, altı taç yaprağı bulunur, üst kısmı huni şeklinde, otsu ve gövdesiz bir bitkidir.

 Karadeniz Bölgesi’nde insanlarının doğal yaşam biçimlerinden olan yayla göçlerinin zamanlamasını göstermesi açısından ‘Vargel’ ve ‘Vargit’ çiçekleri büyük önem taşırlar. 
Stoalılar M.Ö. 4’üncü yüzyılda ‘Doğaya göre yaşamak akla göre yaşamaktır” demiştiler. 

Nasıl ki Babilliler tarım ile uğraşırlarken ayın hareketlerini takip etmişlerse, Karadenizliler de hayvancılık ile uğraşırlarken Vargit ve Vargel çiçeğinin hareketlerini kontrol etmek zorundalar. 

İçerisinde düzeni ve kuralı barındıran doğa hareketsiz değil hareketli, devingendir. 

Bu hareketlilik doğanın bir aklının olduğunu ve bu aklı kavramak için ona göre hareket etmenin daha uygun olacağını ve ona kendini bırakarak daha mutlu ve özgür olacağı insanın aklına daha uygun gelmektedir.”