Salı, Ekim 27, 2009

varoluşculuk

hangi filozofsunuz testinde
jean -paul sartre olduğum meydana çıkıverdi,
paylaşmak istedim tabii her zamanki gibi

Tüm eylemleriniz, kendinize bir öz inşa etme hedefi taşıyor.
Sizi var edenin etrafınızı çevreleyen koşullar değil,
kararlarınız ve tercihleriniz olduğunu düşünüyorsunuz.
Jean-Paul Sartre, varoluşçuluğu bir tür sorumluluk ve
eylemlilik felsefesi olarak görüyordu.
Bu yüzden de hayatı boyunca
bir kez bile karamsarlığa kapılmadı.
İnsanın eğer isterse başka bir dünyayı mümkün
kılabileceği fikrine kapılmamızı sağlayan filozoflardan biriydi.
Hiçbir zaman “böyle gelmiş, böyle gider” demedi.
Ona göre insan “özgür olmak” için vardı.
Geçmişe ve şimdiye baktığınızda hiç de iyi şeyler görmüyorsunuz,
ama karamsarlığa kapılmıyorsunuz.
Çünkü bu kötü şeyler dünyayı değiştirme isteğinizi kamçılıyor.
Pek iyi bir öğretmen sayılmazsınız,
kimseyi kendiniz gibi düşünmeye zorlamıyorsunuz.
Ama ne zaman konuşmaya başlasanız,
şimdiye kadar düşünülmemiş ihtimaller beliriyor ufukta.
Karanlık bir geçmiş ya da şimdiden,
insanın kendi özüyle inşa edebileceği ve
sorumluluğunu bütün hücreleriyle üstleneceği bir geleceğe köprü kuruyorsunuz.

Pazartesi, Ekim 19, 2009

BİR KADIN GİTTİĞİNDE........
Onlar bir gün çekip gittiklerinde, peşlerinde "yetim-öksüz" kalan çok olur.
Mutfaktaki dolap, perdeler,
kavanozun içindeki eski düğmeler,
özenle saklanmış küçülmüş giysiler,
dolap diplerindeki kurdeleler...
Sabah karanlığında mutfaktan gelen tıkırtılar susar,
yetim kalmıştır tabaklar.
Bir kadın gittiğinde hep suyu unutulur saksıların.
Sık sık boynunu büker "sarıkız".
O teki kalmış eski bardağın anlamını bilen olmaz
Değerini kimse anlayamaz krom hac tasının.
Balkon artık sessizdir
Koridor kimsesiz.
Bir kadın gittiğinde...
Bir kadın gittiğinde ne çok kişi gider aslında;Bir ağır işçi, bir temizlikçi, bir bakıcı, bir bahçıvan, bir muhasebeci...
Bir anne gider...
Bir dost...Bir arkadaş...Bir sevgili...
Ne çok kişi yok olur bir kadın gittiğinde...
Hep böyle olur; bir kadın gittiğinde;
övgüler, uyarılar, yakınmalar,dualar yetim kalır.
Kapı eşiğindeki "Dikkat et..." duyulmaz,
Annesi gitmiştir "geç kalma"nın.
Kadınlar,arkalarında büyük boşluklar bırakarak giderler.
Bir kadın gittiğinde pek çok kişi gitmiştir aslında
Ve bir kadın gittiğinde pek çok "yetim" bırakmıştır arkasında.
Hayatınızdaki kadını yitirmemeniz dileğiyle.
(Bekir Çoşkun'dan)